Google’in Sevgisini Kazanan Blog Yazma ve 17 SEO İpucu


İlk websitesi açtığımda bu SEO olayı martavallarına kanmıştım. Çok mühim bir olgu olduğuna inanıyordum. Bunun bir bilim gibi birşey olduğuna kendimi inandırmıştım.

Yazılarım okunmamasının sebebinin bağlantı kurma (link building) veya pahalı SEO programları almadığım için olduğunu sanıyordum. Fakat gerçek tamamen başkaydı.

Artık yazılarımda sadece birkaç şeye dikkat ettiğimde Google’da hak ettikleri yeri alıyorlar. Google da üst sıralara çıkmalarının sebebi ise sadece iyi yazılar olmaları.

Birçok insan size bir ürün pazarlamak adına SEO’nun çok karmaşık bir şey olduğuna inandırıp size bir program veya kurs satmaya çalışıyor. Bunlara gerek yok. SEO o kadar karmaşık değil , aynı zamanda kolay ve bedava.

Bu yazıda, çok basit şekilde Google’ın size ziyaretçi yollamasının ve organik trafik kazanmanın ana hatlarını anlatacağım. Biraz temelden başlayarak doğru bilinen yanlışları düzelterek yolumuza başlayalım.

Diğer yazılarıma göz atmak isterseniz;

Aşağıda yazacağınız konuları seçmek için 4 basit yöntem paylaştım. Ayrıca hem Google’ün gözünde yazılarınızın değerini artırmak için 13 farklı taktik paylaştım.

Umarım bu yazıda paylaştığım 17 metod size yararlı olur.

Öncelikle biraz baştan başlayalım, niye yazdığımızı ve neyin önemli olduğunu hatırlayalım.

Blog yazıları nasıl okuyucuya ulaşır?

Blog yazıları gazetelerin köşe yazılarına çok benzer. Onlar da yazarın bilgi ve deneyimini içeren kişisel yazılardır. Ama gazetedeki yazıların en önemli farkı yazarın okuyucularının hazır olmasıdır. Yani gazete okuyucuları köşe yazılarını doğrudan okur ve yazıları tüketir.

Blog okuyucularının ise websitenize ulaşma yolu ise farklıdır. 

Eskiden belli bir blogu takip eden blog takipçileri vardı. Blog yazarlarını takip eden bu kitle kalmadı. Artık insanlar, instagram ve youtube üzerinden belli kişileri takip ederek bu iletişim ihtiyacını gideriyor.

Peki Instagram ve Youtube’dan bana ulaşan yoksa blogumuzu kim okuyacak?

Esasında internet blogları, pek okuyucu sıkıntısı çekmez. Günde bini aşkın ziyaretçinin bloğunuza gelmesi yaklaşık 5-6 ayınızı alacaktır. Çoğu insan altı ay sonra pes ediyor ama Google’in içeriğini kontrol etmesi yaklaşık altı ay alıyor.

Blogları kimler okuyor?

Bloglarının okuyucuları bloglara genelde google gibi arama motorları üzerinden yaptıkları aramalar ile ulaşıyor. Siz de muhtemelen bu yazıya google üzerinden yaptığınız bir aramayla ulaştınız.

İşte bu konuyu kavramak çok önemli. Benim ilk yılımda yaptığım en büyük hatalardan biri içimden gelen her şeyi içimden geldiği şekilde yazmak ve internete koymaktı. Yazılarıma kimin nasıl ulaşacağını ve kimlerin okuyacağını hiç düşünmedim. 

Bu yazıyı gelişi güzel yazabilirdim. Ama bu yazının bir amacı var. Bu yazının amacı Google’da blog yazarlığı ve SEO ile ilgili aramalara cevap vermek. Muhtemelen siz de benzer bir arama yaparak buraya geldiniz.

Yani blog yazarları, köşe yazarları gibi her konuda istedikleri gibi yazı yazamıyorlar. İnsanların merak ettiği ve cevabını aradıkları soruları tespit ederek, bunları kişisel bilgi ve deneyimleri çerçevesinde cevaplıyorlar.

Yani Google’da yapılan aramaları tespit edip, yanıtlayarak bir okuyucu kitlesi oluşturuyoruz. İnsanların internette neler aradığını ve bunların nasıl cevaplandığına ilişkin yazımı ise buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Diğer önemli fark ise köşe yazılarının genelde güncel konular hakkında olmasıdır. Yani bir köşe yazısı birkaç gün sonra bir şey ifade etmeyebilir. Ama blog yazılarının konuları sürekli güncel olan konular olmalıdır.

Gelin anlatayım.

Sürekli güncel “Evergreen” ne demektir?

Blog yazıları yazarken dikkat edilecek bir konu da yazıların cevapladığı konuların niteliğidir.

Evergreen, sürekli yeşil yani bir kere yazıldığında bir daha güncelleme ihtiyacı olmayan yazılardır. Örneğin İstanbul’un fethi veya C++ programlama dili hakkında yazılan bir yazı onlarca sene güncel kalacaktır. Zaman geçtikçe içeriği güncelleme ihtiyacı duymayacaksınız.

Eğer sizin yazınızdan daha iyi bir yazı yazılıp internete konmazsa yıllarca bu yazı sayesinde blogunuz ziyaret edilecek ve gelir elde edeceksiniz.

Bir seyahat rehberi, mangalda tavuk tarifi de çoğunlukla güncel kalacaktır. Bu eskimeyen yazılar, internette aramalarında yerlerini alacaktır. Yeni yazılar yazmadan düzenli bir ziyaretçi trafiğiniz olacaktır ve dolayısıyla bu ziyaretçilerden düzenli gelir sağlayacaksınız. 

Bazen yazılar az da olsa güncellemeye ihtiyaç duyar. Mesela bu okuduğunuz yazıyı üç senedir, sene de bir kere okuyup güncelliyorum.

Eski yazılar size ziyaretçi getirmeye devam ederken, yeni yazılarınız ise yeni soruları cevaplayacak ve bloğunuz büyüdükçe ziyaretçilerin ve geliriniz katlanacaktır. Oysa ki bir haber sitesi sürekli güncellenmesi gereken bir kabustur.

Blog yazarken yazdığınız konularda buna dikkat etmeniz gerekiyor. Yazdığınız yazılar ne kadar az güncellemeye ihtiyaç duyarsa bloğunuz size o kadar pasif gelir sağlayacaktır.

Ne hakkında blog yazmalıyım?

Bildikleriniz hakkında blog yazın! Ben yaşadıklarımı anlatıyorum, ne kadar insana yaşadıklarınızı anlatarak yardım edebileceğinize şaşırırsınız. Önemli insanların ihtiyaç duyduğu bilgileri sunmanızdır.

Çok basit olarak formülümü açıklamam gerekirse.

  • Google, iyi yazıları bulup insanlara sunmakta uzmanlaşmıştır. İnsanların internette aradığı bilgilerin en iyi cevabını siz yazıyorsanız, insanlar sizi okuyacaktır.
  • İki yazılarınızın güncel olaylarla ilgili olmamasına dikkat edin. Dikiş, su altı dalışı gibi insanların ilgisini çeken ve kolay kolay değişmeyecek konulara yönelin.
  • Üç hali hazırda bildiğiniz bir konu hakkında yazın. Bu şekilde hem daha kolay yazı yazarsınız, hem daha yardımcı bir içerik oluşturursunuz.

Niye Yazılarımızın Google Tarafından Sevilmesi Önemli?

Google’daki 1 numaralı arama sonucu , arama trafiğinin ortalama % 33’ünü alır ve ilk sayfada değilseniz… size ziyaretçi maalesef doğal yollardan gelmez.

Organik Trafik Ne Demek?

Hepimiz Google’da arama yaparız ve internetteki sitelere gireriz. Peki hiç düşündünüz mü? Google web sitenizin arama sonuçlarında üst sırada yer alması ne güzel olurdu.

Reklam vermeden, sitemize doğal yollardan ziyaretçi çekmenin yolu organik trafiktir. Google’da arama yaptığınızda karşınıza çıkan sonuçlara tıkladığımızda websitelerini ziyaret ederiz. Bu şekilde websitelerine gelen ziyaretçi trafiğine organik trafik denir.

Özetle, aramaların sonuçlarından biri, sizin bloğunuza ait olursa bedava ziyaretçiniz olur.

Arama sonuçlarında ne kadar üstte yer alırsanız, o kadar fazla insan sitenizi ziyaret eder. Reklam vermek gibi birşey yapmanıza gerek kalmaz.

SEO Ne Demek? SEO nedir?

Arama motorunda üst sıralarda yer alıp sitenize daha fazla ziyaretçi çekmek amacıyla yapılan tekniklere SEO (Search Engine Optimization) yani Türkçesi Arama Motoru Ayarı denir.

Bakmayın bu kadar afilli ismi olduğuna, esasında olay çok basit.

Bundan birkaç yıl öncesine kadar Google arama motorunun zekası bu kadar iyi değildi. Bu da sistemde açıklara yol açıyordu. Bu yüzden SEO teknikleri ile sistemin açıklarından faydalanıp, hak etmediği yerlere gelen ve arama sonuçlarında yüksekleri kapan birçok web sayfası oldu.

Günümüzde ise Google nerdeyse aklımızı okurcasına bir isabet ile istediğimizi önümüze koyuyor. Bu taktikler çalışmıyor, çalışsa da kısa vadeli oluyor.

Diğer taraftan bugün hala eski SEO taktiklerinin başarısını satmaya çalışan birçok insan var. Ben de az kalsın, bunlara para kaptıracaktım.

Gelin size Google arama motorunda üst sıraları kapma yarışında benim yaptıklarımı kısaca anlatayım. Bu şekilde, daha uzun vadede blogunuzun veya websitenizin ziyaret edilmesini sağlayabilirsiniz.

SEO Nasıl Yapılır?

Google ne yaparsanız arama sonuçlarında sizi öncelikle tavsiye eder?

Bunun için özellikle en az iki şeyi doğru yapmak gerekiyor.

  1. Google’da insanların ne aradığını ve bilmek ve
  2. Google’a sayfanızda bu soruların cevaplarının olduğunu bildirmek.

Yani insanların aradığı konularda blogunuz faydalı bilgiler içermelidir.

Öncelikle aklımızdan geçeni veya yazmak istediğimiz yazıp insanlar niye okumuyor diye şikayet etmemek gerekir.

Google adı üstünde bir arama motorudur ve insanlara aradıklarını sunar. İnsanların aramadıklarını yazarsınız doğal olarak yazdıklarınız daha az kişiye ulaşacaktır.

Öncelikle yazılarımızın konusu insanların aradığı şeylere hitap etmelidir. Yani yazıya bir talep olmalıdır. Nasıl bu talep tespit edilir?

Google’da insanların aradığı kelimeler, terimler, sorulara biz kısaca anahtar kelimeler diyoruz.

Öncelikle keyword programları neden yararlı olmadığı ve anahtar kelimenin tek başına yetersiz olduğunu anlattıktan sonra benim kullandığım 4 yöntemi anlatacağım.

SEO’da Keyword Anahtar Kelime Mantığını Bırakın

ESKİDEN BENİM DE İNANDIĞIM VE HALA BİRÇOK INTERNET GURUSUNUN SÖYLEDİĞİ

Google’da insanların aradığı kelimeler, terimler, sorulara biz kısaca anahtar kelimeler diyoruz. SEO Kraldır, İçerik İkincildir.

İşte katılmadığım ifadeler

İnsanların internetten ne aradığını tahmin edebileceğiniz gibi bu konuda bir SEO programının yardımını da alabiliriz.

Belirli bir anahtar kelime veya kelime öbeği için bir sayfa sıralamaya çalışırken, o anahtar kelime öbeği bağlantılı olarak başka web sitelerinden veya blogunuzdaki dahili bağlantılardan bağlantılar almayı deneyin. 

Bu, Google’a sayfanın o anahtar kelime için önemli olduğunu söyler. Bunu dış bağlantılarla yapmanın en iyi yolu, birileri için konuk yazısı yazmak ve bu bağlantıyı yayının içeriğine eklemektir.

Böyle uğraşlara girmeden size farklı yoldan SEO yapmanın yollarını anlatmak için bu yazıyı yazdım. Umarım size farklı bir pencere açarım.

ŞİMDİ DÜŞÜNDÜĞÜM SEO MANTIĞI

İçerik Kraldır. SEO İkincil ve yardımcıdır. Özgün ve güzel yazı olmadan olmaz. Ne kadar çok içerik varsa o kadar iyi. SEO’yla minumum uğraşsın.

Google artık anahtar kelimelerle çalışmıyor. Örneğin, Google artık yazınızın içeriği anlıyor. Eskiden Google’a “pastırma yazı” yazdığınızda sizi en çok pastırma kelimesi geçen yere yani bir sanal markete götürürdü.

Google artık Pastırma Yazı’nın Pastırma’yla alakalı olmadığını anlıyor ve ise hava durumuyla ilgili sonuçlar çıkarıyor.

Yani bir keyword hakkında belli bir konuda yazı yazdığınızda ise illa ki bu konuda Google sizi öne çıkarmayacaktır. Önemli olan kullanıcının istediği bilgidir.

Örneğin anahtar kelimemiz bilgisayar ise bilgisayarlar üzerine binlerce yazınız olsa ve websitenizin binlerce linki olsa bile, “bilgisayar nasıl açılır?” sorusuna sizin yazılarınız cevap vermiyorsa google onu kullanıcıya göstermeyecektir.

Yani en önemli olan makalenizin ne kadar link aldığı veya yaptığınız SEO değil, önemli olan yazınızın kullanıcının ihtiyacını karşılayıp karşılamadığıdır.

PEKİ ANAHTAR KELİMELERİ PROGRAMLARINDAN ÜMİDİ KESTİYSEK INTERNET KULLANICILARININ ARADIĞI KELİMELERİ VE TERİMLERİ NEREDEN BULACAĞIZ.

Google’da en çok aranan kelimeler nasıl bulunur?

SEO ANALİZİ – ANAHTAR KELİME YERİNE KULLANICILARIN SORULARINI ESAS ALIN

Peki Google’da insanların aradıklarını nasıl buluruz? İşte esas soru bu.

Bunun birçok yöntemi var. Bu yazıda kendi kullandığım en etkili dört yöntemden bahsedeceğim. Bu teknikler daha uzun bir yazıyı hak ediyor ama temelini hızlıca size anlatacağım.

YÖNTEM – 1 Google Auto Complete Metodu ile Yazı Konularını Bulma

Blogumuzun bilgisayarlar hakkında olduğunu düşünelim. Peki ne hakkında yazacağız. İnsanlar Google’da ne arıyor?

Google’a bilgisayar yazın. Google auto complete size insanların ne aradığını göstersin.

Artık google’da insanların ne aradığını biliyoruz. Örneğin bilgisayar toplama hakkında yazmaya karar verdik. Yine de geniş bir konu.

Tekrardan google aramaya “bilgisayar toplama” yazıp google’un bizim için konuyu daraltmasına izin verebiliriz.

YÖNTEM – 2 Google “İlgili Sorular” ile Yazı Konularını Bulma

Bu yöntem ile yazınızın konusu bulabileceğiniz gibi konu başlıklarını da bulabilirsiniz.

Örneğin bilgisayar nasıl hızlandırılır hakkında bir yazı yazıyoruz. Ama ne yazıp daha yararlı bir makale çıkartabileceğimizi bilmiyoruz. Google size kullanıcıların başka hangi soruları sorduğunu söylüyor.

YÖNTEM – 3 Google İlgili Aramalar ile Yazı Konularını Bulma

Google ilgili aramalarda size yazılarınızda yazmanız gereken ve insanların aradığı diğer konular hakkında da fikir verir.

YÖNTEM – 4 Google Search Console ile Yazı Konularını Bulma

Websitenizin hangi soruların cevapları için gösterildiğine bakın. Burası tam anlamıyla bir hazinedir. Bloğunuzun tam olarak cevaplamadığı fakat yazıların bir şekilde arama sonuçlarında ilk 10’da gösterilmediği konularda yeni yazılar yazın.

Anahtar Kelimeleri Nereye Koyarız?

Peki bulduğumuz kullanıcı aramalarıyla ne yapacağız?

Sayfamızın içeriğinde başlıkları düzenleyerek ve kullanıcı sorularını cevaplayarak SEO (yani Arama Motoru Ayarı) yaparız. Yani Google’a bu soruların cevaplarının bizde olduğunu bildiririz.

Yararlı SEO Taktikleri

En yararlı SEO taktiğim, tüm bildiklerimi bana öğreten ve gerçekten doğru yolu bana gösteren Income School’ü takip etmek ve programlarına üye olmaktır. Son bir senedir üyeyim, gerçekten süperler.

Income School’ün Youtube sayfasına buradan ve websitelerine ise buradan ulaşabilirsiniz.

1) EAT Nedir?

Google “EAT” kavramı İngilizce’deki Expertise, Authoritativeness ve Trustworthiness kelimelerinin baş harflerinde oluşmuştur.

Bu kelimeler Türkçe’ye çevirdiğimizde “Uzmanlık, Yetkinlik, Güvenilirlik” anlamına gelir. Çok kısaca anlatmak gerekirse…

EAT Niye Önemli?

Google yazılarınız ne kadar iyi olursa olsun, özellikle insan sağlığını ilgilendiren hassas konularda Google herkesin yazılarını göstermek istemiyor.

Başım ağrıyor ne yapmalıyım gibi bir sorunun cevabını için sizi tıbbi sitelere yönlendiriyor. Koca karı ilaçları satan bir siteye değil.

Sadece insan sağlığını ilgilendiren konularda değil, nerdeyse her konuda Google gönderdiği sitenin niteliklerine dikkat ediyor.

Başka bir örnek vermek gerekirse, Google yazarı bilenen yazıları daha öne çıkartıyor, anonim yazıları ise daha geri plana atıyor.

Ben bu siteyi ilk açtığımdan anonim yazılar yazıyordum. Ne zaman kimliğimi açıklayarak yazılar yazmaya başladım, siteme gelen ziyaretçi sayısı patladı. Çünkü artık yazılarımın daha Uzman, Yetkin, ve Güvenilir bir yazarı vardı.

2) Meta Tanımları Doldurmak Lazım Mı?

Herkesin yazdığı klasik ve nispeten yararlı tavsiyeleri başta yazayım.

Google için belli anahtar kelimeleri hedefliyorsak bunları

  • Sayfanın Başlığı’na (Post Title)
  • Sayfanın adresi (URL)
  • İçerik (Content)
  • Tanımlamalara (Meta Description)
  • Resim alternatif metninde ve resim dosyasının ismine koyabiliriz.

Ben bunları tam anlamıyla kullanıyor muyum? Hayır. Benim için önemli olan yazılarımın sayısıdır. Bunlarla uğraşmaktansa zamanımın çoğunu yazı yazmaya ayırıyorum. Çünkü Google için amacı olmayan bu boşlukları doldurmak uğraşmıyorum. SEO için herhangi bir WordPress eklentisi de kullanmıyorum.

Esas amacım kullanıcı dostu, kimsenin o güne kadar şekilde cevaplamadığı soruları yazmak. Ya da yazdığım yazıların o güne kadar yazılan en iyi yazılar olması için uğraşıyorum. Gerisini Google’a bırakıyorum.

Meta Description’ı Doldurmamak Daha İyi

Birçok SEO gurusu ve SEO yazılımı Meta description’ı doldurmamızı önerir. Bu kısmı yazmak Google’un arama sonuçlarında gösterdiği metni sabitlemek anlamına geliyor.

Oysa burayı sabitlemeyip Google’un insiyatifine bırakmak daha iyi. Zamanınız kıymetli hiç zaman harcamayın.

Clickworker Ödeme sorgusuna Google’in gösterdiği sonuç.

Aynı sayfa bu defa Clickworker Nedir sorgusuna Google’in gösterdiği sonuç

Gördüğünüz gibi sorguya göre Google arama sonucunu optimize ediyor. Eğer ben meta tanımı doldurup burayı sabitleseydim hem zaman hem de trafik kaybedecektim.

3) Header/Başlıkları kullanmak

Yazınızda düzgün bir silsele olmalı ve Header’lar çoğunlukla kullanıcı aramalarıyla ilgili olmadır.

Okuma kolaylığı açısından header arasında yazı üç dört paragrafı çekmemelidir.

Yazınızın header yapısını burada görebilirsiniz.

(İ) işaretine tıkladığınızda böyle bir ekran açılır.

4) Search Console ve Google Analytics Kullanmak

Google kullanıcıların nasıl aramalar yaparak size ulaştığını ve websitenize ne sıklıkla girdiklerini gibi konular hakkında bilgi sahibi olmak için Google’un Search Console ve Analytics uygulamalarına kaydolun.

Bunlara kaydolmak başlangıçta beni bayağı zorlamıştı. Bunun kolay yolu var. Google’un kendi yaptığı Google Site Kit plugin ile rahatlıkla teknik ayrıntıları bilmeden bu uygulamalara kaydolabilirsiniz.

5) Düzgün bir Hosting Kullanmak

Ben hem Türkiye’yi hedef alan websitelerimde hem de yurtdışı kitleyi hedef alan websitemlerimde Bluehost kullanıyorum. Yaklaşık üç senedir kullanıyorum, daha önce hizmet aldığım Türk şirketlerini ise hatırlamak istemiyorum. Bluehost’un Türkiye şubesi var, daha ucuz diye bunlardan da almayın felaketler.

Doğrudan Amerikan Bluehost’u kullanın. Bluehost’dan indirimli hosting almak için buraya tıklayıp, Bluehost ana sayfasına gidebilirsiniz.

Herşeyinden memnunum. Birkaç kere problemle karşılaşsam da hemen çözüldü. Müşteri hizmetleri çok sağlam ve bildiğim yabancı bloggerların neredeyse hepsi Bluehost kullanıyor.

Özellikle yurtdışını hedefliyorsanız Bluehost kullanmanızı öneririm. Çünkü sayfa hızı önemli. Hem site hızı açısından Bluehost gayet iyi hem de Amerika hosting’li siteler daha kayırılıyor.

Örneğin Türkiye’den bir site Adsense’e başvurmak için 3-6 ay beklemek zorunda iken Amerika menşeli sitelerde böyle bir bekleme zorunluluğu yok.

6) Sayfa Hızını Ölçün ve Sayfa Hızınızı Artırın

Google için en önemli unsurlardan biri de sayfa hızıdır.

Bu konuda hosting haricinde yapabileceğiniz birçok şey vardır. Bu hatta tamamen ayrı bir yazı konusudur. Burada en temel yapabilecekleriniz hakkında bilgi vermek istiyorum.

Mümkün olduğunca az plugin kullanmalıdır. WordPress pluginleri fonksiyon eklemenin yanında websitenizi yavaşlatırlar.

Ayrıca Google Page Speed Insights‘dan sitenizin hızının öğrenebilirsiniz. Google size sitenizi yavaşlatan unsurlar hakkında bilgi de verir.

7) Yazınıza Link Koymak

Postlarımıza link koymanın önemli olduğunu duymuştum. Çünkü internet bir ağ ise bana bağlantı yaptıkları kadar benim de bağlantı yapmam gerekiyordu.

Google ise bu bağlantıları bir nevi oy olarak kabul ediyor ve sitenizin bağlantı kalitesine göre bir not veriyor. Örneğin spam sitelere bağlantı yapan websitelerinin arama sonuçlarında çıkma olasılığı daha düşük.

Bu yüzden bağlantı yaparken daha kaliteli sitelere bağlantı yapmak önemli. Ben genelde bağlantılarımı normal sitelere değil, Wikipedia, devlet siteleri ve Google Scholar‘dan bulduğum akademik makalelere yapıyorum.

8) Yazım Diline Dikkat Edin

Artık bilgisayarların gittikçe akıllanması, otomatik oluşturulan bir çok yazının internette dolaşmasını sağladı. Internete dolaşırken birçok otomatik gerçek değer taşımayan yazısıyla karşılaşmışsınızdır.

Hatta bazı yazılar da doğrudan Google translate’den ingilizceden çevrilerek websitelerine konulmuştur.

Bu yüzden yazıların değer içermesi her açıdan daha önemli hale geldi.

Az değer katan bu yazıları elemek ve daha özgün yararlı içeriklerin oluşturulmasını desteklemek adına Google yazılarının dilbilgisine ve cümle yapısına dikkat etmektedir.

Bu yüzden yazılarınızın hatasız ve özgün olmasına dikkat ediniz.

9) Aynı Konu Üzerinde Bloğun Uzmanlaşması

Biraz önce anlattığım EAT’ı sağlamanın diğer bir yolu da belli konularda bloğun uzmanlaşmasıdır.

Yani bloğunuz diş sağlığı konusunda yada seyahat konusunda uzmanlaşmış ise bu konularda yazacağınız yeni bir makale diğer bloglardan daha hızlı Google tarafından sevilecektir.

Fakat bir seyahat bloğunun yazdığı yemek tarifi daha küçük fakat yemek tarifleri konusunda uzmanlaşan bir bloğun yazısından daha az ilgi görebilir.

10) Yazının Başlığı

Biraz yüzeysel ama insanlar başlığa göre bir şeyler okuyacak mı karar veriyorlar. Çünkü ilk gördükleri şey yazının başlığı

Başlıkta ilgi çekici bir unsur koymaya dikkat ediyorum.

Ayrıca araştırmalara göre yazının başlığında 11, 7 gibi sayının olması yazının tıklanabilirliğini artıyor.

11) Yazının Uzunluğu

Eğer Google’dan ziyaretçi gelmesini bekliyorsanız kesinlikle 300 kelimenin altında yazılar yazmayın. Evet, 300 kelimeyle Google sıralamasına girebilirsiniz ama sayfanıza çok ziyaretçi gelmeyeceği kesin.

Google’un ilk sayfasında yer alan yazılar hakıında yapılan araştırmalarda çıkan ilk sayfada yer alan sonuçların 2.000 kelimenin üzerinde bir ortalama olduğunu göstermiştir.

Türkçe ise kesinlikle 1000 kelime üstüne hedefleyin. Biz kelimeleri birleştirdiğimizden aynı konuyu anlatmak için diğer dillere kıyasla daha az kelime kullanıyoruz.

Uzun yazıların diğerbir avantajı ise hedeflediğiniz konu haricinde diğer soruları da cevaplar içermelidir. Bu sebeple birden fazla konu için arama sonuçlarında çıkma ve daha fazla ziyaretçi kazanma şansınz artar.

Ayrıca reklam alanınızda daha fazla olacağından reklamlardan daha fazla gelir elde edersiniz.

12) Yazıya Görüntü Eklemek

Görüntü eklemek okuyucular ve SEO amaçları için önemlidir. 

Okuyucular için görüntüler yazılarınızın daha az sıkıcı olmasını sağlar.

Ben çok kullanmasam da resmi eklerken, resmin üzerine tıklayarak ve düzenleyerek anahtar kelimelerinizin “Alternatif Metin” ve “Resim Başlığı Özelliği” kutularına yerleştirilebilirsiniz.

13) Yazıya Şema ve Tablo Eklemek

Bunu hem SEO hem de ziyade kullanıcı memnuniyeti için yapıyorum. Lütfen yazılarınızdaki bilgiyi içine saklamayın. Hemen paylaşın. Böylece ziyaretçilerinizin sitenizde kalma süresi ve diğer yazılarınızı okuma istediği artacaktır.

Umarım bu yazımda verdiğim SEO taktikleri ile yazı içeriğinizden ödün vermeden Google Arama motorundan ziyaretçi çekebilmenizin yolunu gösterilbilmişimdir.

Efe Genit

Merhaba Ben Efe Genit, Ben ailesiyle gezmeyi ve eğlenmeyi seven ve birçok hobisi olan bir aile babasıyım. Bu blogta hayat deneyimlerimi, kızım Lidya ve eşim Zeliha ile yaşadıklarımızı, hobilerimi paylaşıyorum.

En son yazılanlar